-
1 aklı kesmek
убеди́ться; сообрази́ть -
2 aklı kesmek
to believe that sth is possible -
3 akıl
ра́зум (м) ум (м)* * *выпад. -klı1) ум, ра́зумaklı başka yerde — его́ голова́ за́нята други́м
2) па́мятьaklından çıkarmamak — не забыва́ть, держа́ть в голове́
adı aklımda kalmadı — его́ и́мя вы́скочило у меня́ из головы́
3) сове́тakıl almak — получи́ть сове́т
akıl danışmak — сове́товаться
akıl vermek — посове́товать, пода́ть мысль
••akıl için tarik / yol birdir — погов. у разу́мных то́лько оди́н путь
akıl para ile satılmaz — погов. ум за де́ньги не ку́пишь
akılları pazara çıkarmışlar, herkes yine kendi aklını almış / beğenmiş — посл. ка́ждый счита́ет себя́ умне́е други́х
akıl yaşta değil, baştadır — погов. му́дрость в голове́, а не в бороде́
akıl kişiye sermayedir — погов. ум - бога́тство челове́ка
akıl akıldan üstündür — погов. ум хорошо́, а два - лу́чше
- bunu aklım almıyorakıl kişiye sermayedir — погов. ум - бога́тство челове́ка
- akıl almaz
- aklı başında
- aklı başında olmamak
- aklı başında değil
- aklı başından gitmek
- aklını başına almak
- aklını başına toplamak
- aklını başına devşirmek
- aklını başka yere vermek
- aklını bozmak
- aklını çalmak - aklı dağılıyor
- aklım duruyor
- akıllara durgunluk vermek
- aklına düşmek
- akıl erdirmemek
- bu işe aklım erdirmiyor - aklı fikri... de
- aklından geçirmek
- aklından geçmek
- aklına gelmek
- aklına getirmek
- aklı gitti
- akıl hastalığı
- akla hayale gelmez
- aklını kaçırmak
- aklını oynatmak
- akıl kârı değil
- aklı kesmek
- akıl öğretmek
- aklını peynir ekmekle yemiş
- aklına sığmamak
- akla sığmaz
- aklını şaşırmak
- aklı şaşmak
- aklı takılmak
- aklının terazisi bozuldu
- aklına uymak
- aklına yelken etmek
- aklı yerinde değil
- aklı zıvanadan çıkmak
- aklından zoru olmak -
4 akıl
akıl < aklı> Verstand m (Intelligenz, Geist); Vernunft f (Einsicht); Gedächtnis n, Erinnerung f; Gedanke m; Klugheit f, Weisheit f; Ratschlag m;akıl almaz unbegreiflich, unvorstellbar;akıl danışmak um Rat fragen;akıl defteri Notizbuch n;-e akıl erdirememek nicht begreifen können;-i akıl etmek kommen auf (einen Gedanken);akıl hastalığı Geisteskrankheit f;akıl hastanesi psychiatrische Klinik;akıl hocası scherzh ein schöner Ratgeber;akıl istemek um Rat fragen;akıl kârı iş vernünftig, machbar;akıl kutusu scherzh Alleswisser m, -in f;akıldan çıkarmak sich (D) aus dem Kopf schlagen;akla gelmez unvorstellbar, unwahrscheinlich;akla sığmaz unvorstellbar, immens;akla yakın einleuchtend, plausibel;-i aklı almamak etwas nicht begreifen können;aklı başında vernünftig;aklı başında olmamak nicht logisch denken können;aklı (başından) gitmek aus der Fassung geraten;aklı bokuna karışmak vulg vor Angst den Kopf verlieren;aklı durmak baff sein;-e aklı ermek begreifen (fassen) können (A); verständig werden;b-nin aklı fikri -de jd denkt nur an (A);-i aklı kesmek einsehen;aklı oynamak den Verstand verlieren;-in aklı sıra wie er glaubt;-e aklı yatmak vertrauen (auf A);-in aklına esmek jemandem einfach in den Sinn kommen;aklına gelmek jemandem einfallen, in den Sinn kommen;bş-i aklına koymak sich (D) etwas in den Kopf setzen;bu benim aklıma sığmıyor das will mir nicht in den Kopf;aklına yazmak sich (D) einprägen;-i aklında tutmak sich (D) merken (A); (im Kopf) behalten;-i aklından geçirmek sich (D) etwas durch den Kopf gehen lassen;b-nin aklından geçmek jemandem durch den Kopf gehen;aklını başına almak oder toplamak Vernunft annehmen, zur Einsicht kommen;-in aklını beğenmemek sich mit jemandes Idee nicht anfreunden können;-le aklını bozmak versessen sein (auf A);-in aklını çekmek jemandem abraten, jemandem einen Plan ausreden;b-nin aklını bş-e çelmek jemanden verführen ( oder überreden) zu etwas;aklını oynatmak den Verstand verlieren -
5 терять
kaybetmek,yitirmek* * *несов.; сов. - потеря́ть1) yitirmek; kaybetmekон уже кото́рый раз теря́ет э́тот ключ — bu anahtarı kaçtır yitiriyor
он потеря́л удостовере́ние ли́чности — kimlik belgesini zayi etti
как бы и э́то не потеря́ть! — bu da elden gitmesin!
в толпе́ мы потеря́ли друг дру́га — kalabalıkta birbirimizi kaybettik
теря́ть доро́гу — yolunu kaybetmek / şaşırmak
2) kaybetmek; kaçırmak; olmakтеря́ть зре́ние — göz nurunu kaybetmek
теря́ть друзе́й — dostlarını kaybetmek
теря́ть ме́ру — ölçüyü (elden) kaçırmak
теря́ть контро́ль над кем-чем-л. — birinin, bir şeyin kontrolunu elinden kaçırmak
теря́ть рабо́ту — işten olmak
теря́ть пра́во на что-л. — hakkı düşmek
теря́ть поко́й — rahatı kaçmak
теря́ть терпе́ние — sabrı tükenmek
теря́ть наде́жду — umudunu yitirmek / kaybetmek / kesmek
теря́ть го́лову — aklı başından gitmek
мно́го теря́ешь, е́сли... —...sa kayıptasın / ziyandasın
теря́ть си́лы — kuvvetinden kaybetmek
3) kaybetmekтеря́ть в ве́се — kilo vermek / kaybetmek
су́дно теря́ло ско́рость / ход — gemi yol kaybediyordu
потеря́ть в чьих-л. глаза́х — birinin gözünde itibardan düşmek
4) kaybetmek; yitirmekтеря́ть вре́мя — vakit / zaman kaybetmek / yitirmek
не теря́я вре́мени — vakit kaybetmeden / geçirmeden
не теря́й зря вре́мя — vaktini ziyan etme
мы потеря́ли де́сять мину́т — on dakikamız ziyan oldu
поте́ряно сто рабо́чих дней — yüz işgünü kayboldu / yitti
на э́том де́ле он потеря́л сто рубле́й — bu işte yüz ruble zarar etti
••нам не́чего теря́ть — kaybedecek bir şeyimiz yok
См. также в других словарях:
aklı kesmek — bir şeyin olabileceğine inanmak Bu işin içinden yalnız çıkamayacağımı aklım kesti. S. F. Abasıyanık … Çağatay Osmanlı Sözlük
akıl — is., klı, Ar. ˁaḳl 1) Düşünme, anlama ve kavrama gücü, us 2) ruh b. Bellek Hâlâ aklımda o tufan yağmuru. C. S. Tarancı 3) Öğüt, salık verilen yol Bu aklı size kim verdi. 4) Düşünce, kanı Şimdiki aklım olsaydı bu dükkânın yerine aç bir kahve! A. K … Çağatay Osmanlı Sözlük
baş — 1. is., anat. 1) İnsan ve hayvanlarda beyin, göz, kulak, burun, ağız vb. organları kapsayan, vücudun üst veya önünde bulunan bölüm, kafa, ser Sağ elinin çevik bir hareketiyle başındaki tülbendi çekip aldı. N. Cumalı 2) Bir topluluğu yöneten kimse … Çağatay Osmanlı Sözlük
çıkmak — den, ar 1) İçeriden dışarıya varmak, gitmek Ortalık ağarırken bir arkadaşımla yorgun adımlarla konaktan çıktık. F. R. Atay 2) nsz Elde edilmek, sağlanmak, istihsal edilmek Bu mülakatımızdan esaslı bir netice çıkmadı. Atatürk 3) nsz Bir meslek… … Çağatay Osmanlı Sözlük